Reklamı Kapat
Metin KÖSEDAĞ

Metin KÖSEDAĞ

Hastalara acıyın...

“KENDİ bahçesinde dal olmayan, girmiş bahçeme ağaçlık taslıyor...” 
Psikolojisi bozuk hasta ruhlu depresif tipler, maalesef çoğalmıştır.
“Ruh sağlığı marazlı” bu kişilerin bozuk ruh hali, bedenlerine de aksetmiş olduğundan, yüzlerine dikkatlice bakıldığında hemen fark edilmekte ve anormal davranışları görülmektedir.
Depresyondaki bu tip anormal kişilerin kendileri ve çevresi çoğu kez hasta olduklarını kabul etmez, farklı bir kişilik yapısı ve karakteri taşıdığını zannederler.
Dolayısıyla hiçbir tedavi, telkin ve nasihati de dikkate almazlar.
Bunlar inat, kibir, hırs, şiddet ve cinnet yüklü hayat tarzlarıyla toplumun ve ailenin baş belâsıdır. Hasta ruhlu depresif tipler, agresif ve vandalistdirler.
Kırıp döktükleri zaman zevk alır ve deşarj olurlar. Sadece başkalarına ait değil, kendi mallarına, canlarına ve “namuslarına” da korkusuzca ve acımasızca zarar verebilirler.
Zira damarlarına hulûl etmiş şeytan böyle ister ve arkasından da ona güler. Hasta ruhlu depresif tipler, reklam ve gösterişten hoşlanırlar. Hak ve hakikatten yana çile yolunda gariplerden olmak bunların işine gelmez. Boyunduruk altında da olsa kalabalıkların arasında yer tutmayı tercih eder,
 
Zira Allah’ın bahşettiği en büyük nimet olan “akıllarını tutsak eden nefis”, “şeytan” ve “tâgûtlar” bunların tefekkür ve tedebbür kabiliyetini ellerinden almıştır.
Sonuç olarak; Ruh ve bedenden terekküb eden insan; iki yönüyle de sağlıklı ve mütekâmil olursa mükemmel olabilir.
“Adam gibi adam”, yâni insan-ı kâmil; beden sağlığı tam olmasa da ruh sağlığı yerinde psikolojisi düzgün ve olgun kişidir.
“Hasta ruhlular ya da ruhu ölmüş bedenler sadece bir ceset hükmündedir.”
Bunların tedavisi, ancak ehil ve imanlı psikolog mürşidlerin şifa kaynağı Kur’an eczanesinde hazırladığı telkin ve irşadla mümkündür.
Gerçeklerden kaçan hiçbir insan başarıyı yakalayamaz!
Çünkü; bizler beş duyu organımızla algılayamasak da, aklımızı ve bilimi kullanarak keşfedemesek de gerçekler oldukları yerde dururlar…
Bütün hayat damarlarınızı kesmeye ant içmiş birini, siz hâlâ en yakın dostunuz olarak görüyorsanız, ortada ciddi bir sorun vardır!
Yapılması gereken “en yakın sağlık kurumuna koşmaktır.”
Bunları neden yazdım. Etrafınıza bakın, mesleğinizde, ailenizde etrafınızda böylesi “müptezellerin” sayısı oldukça fazla.
Geçmişine bakmadan gelecek adına telkinlerde buluyor, bir de yetmezmiş gibi “çamur hayatlarını” örnek olarak gösteriyorlar. Malına, “namusuna”, “ırzına” sahip çıkamayan bu tiplerin toplumdaki karşılığı “ceset
torbasından” öteye gidememiştir. Bundan sonra da gidemeyecektir.

PAYLAŞ
×