Binlerce Yıllık Kültür: Kültepe
Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu, Kültepe-Kaniş bölgesinde sürdürülen kazı çalışmalarının Başkanı. Prof. Dr. Kulakoğlu ile Kültepe’nin tarihi önemini ve Kayseri’nin turizmine olan katkısını konuştuk.
Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu sorularımızı bakın nasıl yanıtladı.
1- Hocam öncelikle kısaca sizi tanıyabilir miyiz?
1960 yılında Bafra’da doğdum. 1982 yılında A.Ü. Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Protohistorya ve Önasya Arkeolojisi Anabilim Dalı’ndan mezun oldum. Daha sonra aynı kürsüde, 1985 yılında Yüksek Lisans, 1997 yılında da aynı kürsüde Doktora derecelerini aldım.
1994 yılından itibaren aynı kürsüde akademik sürecin tüm basamaklarını tamamladım ve 2004 yılında itibaren aynı kürsüde Profesör olarak görev yapmaktayım.
Öğrenciliğimden itibaren Acemhöyük, Samsat ve Kaman-Kalehöyük Kazıları’na katıldım.
1998-2001 yılları arasında Şanlıurfa M.Ö. I. Bin Merkezleri Yüzey Araştırmasını, 1999-2003 yılları arasında Şaraga Höyük, 2003-2005 yılları arasında Gaziantep Kale Höyük Kazısı’nı gerçekleştirdim. 2005-2006 yıllarında da Gaziantep-Adıyaman Kültür Envanteri Projesi isimli yüzey araştırması projesini yürüttüm.
1995 yılında heyet üyesi olarak katıldığım Kültepe Kazıları’nda, hocamız Prof. Dr. Tahsin Özgüç’ün 2005 yılında vefatından sonra, kazı başkanlığını sürdürmekteyim. Ayrıca, 2008 yılından itibaren de, Kayseri İli sınırları içinde başladığım ”Kayseri Arkeolojik Yüzey Araştırması Projesi”ne devam etmekteyim.
2- Kültepe'nin tarih açısından önemi nedir kısaca açıklar mısınız?
Tarih yazıyla başlar. Yazının olmadığı dönemlerde, sadece diğer maddi kalıntılardan yola çıkarak, bir kültür hakkında çıkarımlarda bulunabiliriz. Anadolu’da bilinen en eski yazılı belgeler Kültepe’de keşfedildiğinden “Anadolu’da tarih Kültepe’de başlar” diyebiliriz.
M.Ö. II. binyılın başında Mezopotamya’daki Asur Krallığı yeni bir ekonomik sistem ortaya koyarak, ticarette o güne kadar süregelen devlet tekelini ortadan kaldırıp, tüccarların devletin koyduğu belli kurallar dahilinde ticaret yapmasına izin vermeye başlamıştır. Bu ticaret, sistemli ve kayıt altına alınan, kontrollü bir ticarettir. Bu kayıtlar, çivi yazılı belgelerle tutulmuştur. Bu sistemli, uluslararası ticaretin Anadolu’daki merkezi ise Kültepe’dir. Kültepe’nin tercih edilmesinin ana sebebi, Kültepe’nin için bulunduğu Kayseri ve Erciyes Dağı’dır. Kayseri, Toroslar’dan sonra Anadolu’nun giriş kapısı, Erciyes ise 4 bin metre yüksekliğiyle tüccarlar için kutup yıldızıdır.
Tüccarlar, Anadolu’da yerel krallıkların kontrolü ve garantisi altında mal taşıyıp ticaret yapmışlar, bunun karşılığında da güvenliklerini sağlayan krallara vergi ödemişlerdir. Kayıt altına alınarak sürdürülen bu ticari faaliyetlere ilişkin, Kültepe’de bugüne kadar yaklaşık 23.500 tablet çıkarıldı. Kültepe tabletleri 2015’te UNESCO Dünya Belleği kütüğüne kaydedildi.
3- Kültepe'nin Kayseri turizmi açısından önemi ve yerli-yabancı turist ilgisi nasıl?
Kültepe’nin içinde bulunduğu Kapadokya Bölgesi her yıl ortalama 2 milyon turistin ziyaret ettiği, turizm açısından çok önemli bir bölgedir. Kapadokya denilen bölgenin havadan giriş kapısı Kayseri’dir. Her yıl yaklaşık 1 milyon kişi Kayseri Havaalanına inmektedir ve doğrudan Ürgüp, Göreme ve Avanos’a geçmektedir. Maalesef, ilk olarak Kayseri’ye inen bu ziyaretçilerin çok azı, yaklaşık 40 bini Kayseri’yi görmekte, çok azı Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ait müze ve örenyerlerini gezmektedir. Aslında burada belirtilen sayıların hesaplanmasında kullanılan yöntem, kesin doğruları göstermemektedir. Çünkü, sadece Kayseri Büyükşehir Belediyesine bağlı Selçuklu Uygarlığı ve Milli Mücaadele Müzesi’ni gezen ziyaretçi sayısı yılda 100 bin civarındadır. Bu verilerden, yerli halka ve gelen ziyaretçilere gezilebilecek alanlar, örenyerleri ve müzeler sunulduğunda, talebin çok çok yüksek olacağı anlaşılmaktadır. Resmi verilere göre ise Kültepe’yi yılda 6 bin kişinin gezdiği anlaşılmaktadır. Aslında örenyerinin ücretsiz olarak gezilmesi ve bilet kesilmemesi nedeniyle bu verilerin pek sağlıklı olmadığı da bilinmektedir.
Kültepe Örenyeri'nde 1970'te yapılmış yerel bir müze bulunmaktaydı. Gelen ziyaretçiler hem örenyerini, hem de kazılarda bulunmuş eserleri yerinde görebilmekteydi. Ancak, ekonomik zorluklar nedeniyle bu müze kapandı. Kültepe’deki bu lokal müze açık kalabilseydi, eminim ki bu sayılar çok daha fazla olacaktı.
Kültepe “Asurlu Tüccar Arşivleri”nin UNESCO Dünya Bellek Listesi’nde, Örenyeri’nin de UNESCO Dünya Bellek Geçici Listesi’nde yer aldığını dikkate alırsak, Boğazköy-Hattuşa haricinde, ülkemizde uluslararası boyutta kültür değeri olarak kabul edilmiş başka bir örenyeri yoktur.
Son yıllarda Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla Kültepe’de çok önemli düzenlemeler yapıldı. Sayın Dr. Memduh Büyükkılınç başkanlığındaki yeni yönetimde de, bunun daha da gelişeceği müjdesini aldık. Özellikle, örenyeri yakınlarında kurulacak bir “Tablet/Anadolu Yazı Müzesi”nin hem Kültepe’yi, hem de Kayseri’yi tanıtacak önemli bir marka olacağı açıktır.
Kayseri’de kültür turizminin geliştirilmesi konusunda Erciyes çok önemli bir faktördür. Bu bağlamda Erciyes’e gelenleri şehire indirip, gezdirecek şekilde turizmi planlamak gerekmektedir. Erciyes’e gelenlere, şehri daha da cazip kılmak gerekecektir. Onlara, şehrin kültürel mirasını tanıtıp, gezdirmek çok önemlidir.
4- Kültepede bulduğunuz ilginç tabletlere örnekler verebilir misiniz?
Asurlu tüccarların sayesinde Anadolu’nun yerli halkı da sistemli ve kayıtlı ticaret yapmaya ve okumayı-yazmayı öğrenmeye başlamıştı. Bulduğumuz çivi yazılı tabletler doğal olarak ticari belgelerdir. Ancak bu belgelerden edindiğimiz ipuçlarından günlük hayata ilişkin başka verilere de ulaşabiliyoruz. Kültepe tabletlerinde parayla ilgili her şey kaydedilmiştir. Alacak, verecek, vergi gibi ilk akla gelen ticari konuların dışında evlilik, evlat edinme, nişan, köle satışı gibi konular da kayıt altına alınmıştır. Bunların yanında devletler ya da krallıklar arası bazı anlaşmalar da tabletlerde kendini gösterir. Anadolu’ya gelen Asurlu tüccarlar aynı zamanda elçilik görevini de üstlendiklerinden, tüccar evlerinde bu tür anlaşma belgelerinin kopyalarına rastlıyoruz.
NOT: EKTE BİR DOSYADA ÇEŞİTLİ KONULAR VAR. BUNLARDAN İSTEDİKLERİNİZİ KULLANABİLİRSİNİZ.
5- Kültepe kazıları esnasında karşılaştığınız ilginç olaylar varsa bir kaç örnek verebilir misiniz?
Kazıda çıkan her şey insanı çok heyecanlandırıyor. Örneğin tablet bulmak beni çok heyecanlandırıyor. 2010 yılında bulduğumuz küçük heykellerden oluşan bir koleksiyon vardı. Son derece önemli idi. Yine 2006 yılında, küçük bir altın plaka üzerindeki bir tanrı tasviri son derece önemli bilgiler içermekteydi.